"Indecent Proposal" , "The Relic" gibi filmlerin
senaristlerinden Amy Holden Jones tarafından yönetilen "The Slumber Party
Massacre", 80'lerin en önemli
slasher filmlerinden. Rita Mae Brown
tarafından senaryosu yazılan filmin başrollerinde ise Michelle Michaels, Robin
Stille ve Michael Villella yer alır.
Henüz 18'inde olan Trish (Michelle Michaels), ailesi tarafından evde bir
başına bırakılınca arkadaşlarıyla pijama partisi yapmaya karar verir.
Kaçınılmaz olarak ipini koparmış matkaplı katil gibi bir de davetsiz misafiri
vardır. İt kopuk bakışlı katil, pijamaları giyip eğlenceye dalacağına matkap
ucuna davranmıştır. Bu film daha sonra seri olacak ve bir türlü pijama partilerine doymayacaktır.
Slasher türünün her türlü öğesini barındıran "The Slumber Party Massacre", cama yapışıp "ciulk
viuu" diye aşağıya kayan minik örümcek adamlar gibi camda matkaplanmış barbie (cindy de olabilir emin değilim)
planıyla büyülemektedir. Burada katilimize "it kopuk" ismini vererek
devam etmek istiyorum.
İt kopuk, sürekli matkap ucuyla
adam biçmektedir. Ancak filmde ne yönetmen ve senaristimizin feminist görüşü
nedeniyle feminist okumalara ya da matkapla freudyen okumaya hiç gerek yoktur. İt
kopuk, pijama partisinin nasıl
verileceğinden bihaber olan gençlerimize sinirlenmiştir. Kendisine bu konuda
katılmamak mümkün değildir. Pijama
partisi veriyorsan hakkıyla vereceksin, o partide bir kızın bile ayılı pijama
giydiğini görmüyoruz. Varsa yoksa minicik şort, daracık t-shirt...
"Pijama
Partisi öyle verilmez, böyle verilir!"
Dünyanın en mal pijama partisini yapan bu kızlarımıza "dur"
demek isteyen it kopuk, mekana matkapla dalar. Önce dış mihrakları tek tek
indiren it kopuk, daha filmin başında güzelce bir teknisyen üzerinde pratik
yapar. Pijama partisindeki kızlarımızın "Alacakaranlık Kuşağı"
melodisini bile tutturamaması katili oldukça yaralar. İt kopuk, doğal olarak
manyakken filmde diğer karakterlere göre daha normal olabilir. Garajda böcek
satırlama, ölü pizzacının sırtından geçinerek pizza yeme, çalılıklardan insan
üzerine atlama gibi pek çok alanda karakterlerimiz mekik çekmektedir. Pijama
particilerinin yan komşu (sarı kafa komşu), karşı komşuları (sapkın
kızkardeşler) komşuda pişenden nasibini alır.
80'lerin bu klasik slasher filmi yer yer sıkıcı olsa da serinin ikinci ve
üçüncü filmleriyle pijama partilerine devam etmiştir. Kimsenin herhangi birini
öldürülürken duymadığı, karakterlerimizin kulaklarının ve kafalarının nerede
olduğu bilinmeyen bu filmi izlerken tavsiyemiz, pijama giymeniz... Ayıcıklı
olması tercih sebebidir.
Aytaç Özge